TÜM ZAMANLARIN EN TANINAN VE EN KÜLT KATİLİ
Şubat 18, 2022ACI ANILARI SİLMEK MÜMKÜN MÜ?
Şubat 21, 2022
Sıfırdan başladığı baba mesleğinde, Kahramanmaraş’tan çıkıp Dünya’ya hizmet veren ve Gençlere Örnek olan bir Kahramanmaraşlının Sıradışı başarı hikayesi…
Kimden mi bahsediyoruz?
Kahramanmaraş’ın son dönemde adını sıkça duyduğu TÜMKİAD İl Başkanı Muhammet Eliaçık.
O kendisini her ne kadar “Klimacı Muhammet” olarak anlatsa da, hem Sıradışı hem de esnaflara, kobilere örnek bir girişimcilik hikayesi var.
Babasının yanında çırak olarak başladığı mesleğinde Dünya’nın yeniliklerini ve dijitalleşmeyi takip eden bu gencin aslında Klimacı Muhammet değil de, “Türkiye’nin İlk İklimlendirme Uzmanı” olduğunu biliyor muydunuz? Hemen Google arama motoruna İklimlendirme Uzmanı yada marka koçu yazarak bunu teyit edebilirsiniz. Biz denedik, tıpkı Dünya’nın en saçma binası yazıldığında “İl Özel İdare” binasının çıkması gibi İklimlendirme Uzmanı ve marka koçu yazınca da, azim ve gayretin, vazgeçmeden çalışmanın sizleri nerelere çıkarabileceğinin en büyük örneklerinden birisi olan Muhammet Eliaçık çıkıyor.
-Genç ve başarılı iş adamı aynı zamanda STK Başkanı olan Muhammet Eliaçık kimdir? Kendisinden dinleyelim.
Sıradışı dergisine özel olarak, çok az kişinin bildiği hayat hikâyemi anlatmak istiyorum. 1992 yılında Kahramanmaraş’ta Dünyaya geldim. 8 yaşında iken annemi kanser hastalığından dolayı kaybettim. O günden sonra her zaman bir yanım eksik olarak büyüdüm. Yaşamış olduğum acıların bende bırakmış olduğu olgunluk sayesinde güçlü adımlar atmayı öğrendim.
İlköğretim ve ortaokulumu İstanbul’da tamamladım. Lise öğrenimimi ise Kahramanmaraş’ta Hoca Ahmet Yesevi Lisesinde bitirdim. Üniversite hayatıma ilk olarak mesleğim olan İklimlendirme Teknolojileri alanında Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinde okuyarak başladım. Ancak okuma sevdam ve tarihe olan merakımdan dolayı ikinci üniversite olarak yine memleketimde Tarih bölümüyle devam ettim. Şu anda ise Yüksek Lisans eğitimim devam ediyor.
İklimlendirme Uzmanı unvanınızdan ve mesleğinizden bize bahseder misiniz?
Muhammet Eliaçık olarak çok küçük yaşlarda babamın yanında çırak olarak iş hayatına başladım. Baba mesleği olan iklimlendirme sistemleri üzerine birçok projede etkin olarak görev aldım. Şirketi devir aldığım ilk gün yerel bazlı düşünceden çıkarak önce ulusal sonra uluslararası hedeflerimi koyarak yeni bir vizyonla işimin başına geçtim. Şimdi tüm Türkiye’nin tanıdığı iklimlendirme uzmanı oldum.
“Ya bir işi ilk yapacaksınız ya da en iyisini” bu cümle kulağıma küpe olmuş değer verdiğim cümlelerden bir tanesidir. Arama motorlarında “iklimlendirme uzmanı” ya da şirketiniz 81 ilde yaptığı işlerde ilk sırada organik olarak çıkması büyük bir başarıdır. Biz bunu ekibimle beraber gece gündüz emeğimizi ortaya koyarak başardık.
Bugün mesleğim olan İklimlendirme alanında Kahramanmaraş’tan Dünya’ya hizmet ihracatı gerçekleştiriyoruz. Kahramanmaraş’tan Japonya, Küba, Somali, Pakistan, Irak, Rusya, Kosova ve Cezayir’e Kahramanmaraş’ın markası olan PLUSEL HVAC ile hizmet ihracatı gerçekleştiriyoruz. Kahramanmaraş’ımızı zanaatkarlık alanında temsil etmenin gururunu yaşıyoruz.
Herkes bir ürün geliştirir, üretir ve satar. Ancak bilgisini, donanımını kendi şehrinden çıkarak dünyaya pazarlamak ihracat’ın sermaye boyutundan ziyade değer boyutunda daha çok anlam kazanmaktadır.
29 yaşında 21 yıllık sektör tecrübem ile “Klimacı Muhammet” ismimi gururla sürdürüyorum. Ben ekmeğimi ve bugünümü bu kimliğim ile kazandım. Ömrümün sonuna kadar da zevk aldığım, aşık olduğum mesleğimi icra etmeye devam edeceğim.
Hayallerimin peşinden koşup, onları tek tek yakalamayı başardım ve devamda ediyorum. Daha yolun çok ama çok başındayım. Kıymetli bir gazeteci abimin dediği gibi daha “cim karnında bir noktayız” ama şimdilik…
Her insanın bir hikayesi vardır. Benim hikayem 1992 yılında düşünüldü ama 2017 yılında başladı. Evet tam 25 yaşında hikayemi yazmaya başladım. Cefakarlıkla, fedakarlıkla, acıyla, sevinçle, bilgi ve birikimle.
Bazen insanların karşısına öyle insanlar çıkar ki sizi alıp, çok farklı hedeflere götürür. İşte bana 2017 yılında çok kıymet verdiğim ve idol olarak gördüğüm değerli Orhan Gürbüz abimin dokunuşu ile artık hikayemi kaleme dökmenin zamanı geldiğini anladım.
Yazmaya ilk olarak şu cümleler ile başladım;
“Yozlaşmış, kendini beğenmiş ve kısır döngüden ibaret olan bu şatafatlı sistemde artık değişim zamanı geldiğini düşünüyorum. Bu sistemi değiştirecek olanlarda tabi ki gençler. Öyle bir gençlik hayal ediyorum ki hiçbir gücün karşısında el pençe durmadan sadece Devletine sadakat ile bağlı olan bir gençlik. Adabı muhaşere ile yorulmuş, üreten, geliştiren ve hedeflerine sımsıkı bağlı olarak içimizde uhde kalmış gençlik.“
Şimdi İş İnsanı ve STK lideri Muhammet Eliaçık olarak hikayemin gelişme bölümünü yazıyorum.
-Herkes tarafından bilinmeyen birde “Marka Koçu” unvanınız var. Bize bundan da bahseder misiniz?
Girişimci kimliğim ile sadece kendi sektörümde değil birçok sektöre yelken açtım. Ama ne olursa olsun tüm sektörleri besleyecek olan ve her zaman şirketlerimi ileriye taşıyacak olan reklam tanıtım işine duyduğum önemden dolayı ilk olarak dijital reklam alanında iyi bir ekip kurdum. Bu ekiple şuanda sadece şirketimizi değil, birçok firmaya da danışmanlık hizmeti vermekteyiz. Bu alanda da yine yapmış olduğumuz başarılı çalışmalar ile Marka koçu unvanını alarak yine bir ilk’e imza attım.
Reklam şirketim ile Türkiye geneli birçok firmanın dijital reklam, pazarlama ve stratejisi üzerine çalışmalar yapıyoruz. Ayrıca birçok markanın da danışmanlığını yapmaktayım.
Bilgi ve birikimimi sadece kendime değil, etrafıma da dağıtarak herkesin faydalanmasını istiyorum. Özellikle yeni girişimcileri ve esnafları daha çok önemsiyorum. Sıfırdan başarı hikayesi yazmak her baba yiğidin harcı değildir. İşleyen bir sistemi, bir işletmeyi, fabrikayı, derneği, kurumu yönetmek kolaydır. Ancak işlemeyen, yol haritası belli olmayan, vizyon ve misyonu belirlenmemiş tabiri caizse kara düzen giden bir sistemi düzeltmek çok zordur. Bu yüzden ben zor olanı seçtim. Kolayı herkes yapar. Daha önce şehrimizde adı sanı duyulmamış bir derneğin il başkanlığı teklifini kabul ettim.
-TÜMKİAD Kahramanmaraş İl Başkanlığı görevinizden ve yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
Daha önceden de ifade ettiğim gibi derdim başarılı olmak değil, değer üretmek. Zor olanı seçmemin sebebi de bu. Zor olan her zaman değerlidir. 2020 yılının Haziran ayında TÜMKİAD ile tanıştım ve bir ay sonra il başkanı oldum.
İlk il başkanlığımı açıkladığımda yakın çevrem bile gülüp geçmişlerdi. Ne işin var böyle işlerde, otur da işini yap. Bir tek sen mi kaldın bunu yapacak diye birçok insandan istemeden de olsa düşüncelerini dinlemiş olduk.
Benim yüreğimde deli taylar bir sağ bir sola koşarken, içimde beni kavuran ateşi tabi ki görüp arkamda duracak bana destek verecek insan sayısı bir elin parmağını geçmedi. Herkes sözde vardı ama özde yoktu. Yola bir avuç inanmış dostlarımla çıktım. Bugün geldiğimiz noktada ise büyük bir sevinçle sadece izliyorum.
Benim savaşçı bir yapım var. Kendimi bu noktada her zaman şöyle ifade ederim “bir elimde kılıç, bir elimde kalkanım var. Kahramanmaraş, Türkiye ve Dünya diye de bir meydan var. Ama benim bu meydanlarda savaşacak atım yoktu. İşte bu at TÜMKİAD oldu. Yani sayın genel başkanımız Nihat Tanrıkulu bana meydanlar da savaşabilmem için zırhla kuşanılmış bir savaş atı hediye etti. Bende herkesin şahit olduğu gibi meydanlarda dörtnala koşarak savaşıyorum. “ işte benim hikayem bu.
TÜMKİAD Kahramanmaraş olarak bir yıl içerisinde sayısız etkinlik, organizasyon ve proje ürettik. Yapmış olduğumuz hizmetler ile Kahramanmaraş sınırlarını aşarak ulusalda ses getirdik. Bu ses bizim Türkiye’de daha hızlı tanınmamıza ve faaliyetlerimizi daha iyi duyurmamıza yardımcı oldu. Çalışmalarımızı gönüllülük esası ile insanların gönüllerine dokunarak yaptık. Sonuç olarak Kahramanmaraş’ta STK anlamında alışılagelmiş kalıpların dışına çıkarak üreten, çalışan ve sahada emek harcayan bir STK anlayışı kazandırdık.
Geçtiğimiz yıl marka ödülleri kapsamında gerçekleşen ödül töreninde ‘Yılın En Başarılı Girişimci İş İnsanı’ ve başka ödül törenin de ise “Yılın En İyi Çıkış Yapan STK Başkanı” seçilerek iş hayatındaki başarınızı bir kez daha kanıtlayarak başarılarınızı ödülle taçlandırdınız. Peki, bu başarıların ardında nasıl bir çalışma prensibi yatıyor, öğrenebilir miyiz?
Öncelikle her zaman ifade ettiğim gibi “Hedefi olan kişiler, asla yorulmak bilmezler” diyerek cevap vermek istiyorum. Ben hayatımı Girişimciliğe adadım. 29 yaşında 3 şirketim 6 hizmet markam ile girişimlerime devam ediyorum. Başarı bir buz dağına benzer. Görünen kısmı cezbeder. Ancak görünmeyen kısmı ise insanı eğitir, geliştirir ve adam eder. Dışarıdan başarıyı yalamak kolaydır. Bilirsiniz ki futbol maçını izlemeye gelen tüm taraftar teknik direktördür. Ancak sahada gerçek anlamda bir direktör vardır o da analiz eden, strateji belirleyen, takımı için saha kenarından direktif veren takımı çekip çeviren ve en önemlisi de takımı geliştiren teknik direktördür. İşi çok zor çünkü kafasını kaldırdığında tüm tribün ondan daha iyi bildiğini ve ona akıl vermekle meşgul. Hoca 10 numarayı sağ al, bu kadroyla olur mu, şu çok vasat, şu şöyle bu böyle gibi…
İşte gerçek hayatı bu hikaye ile kıyaslarsak o zaman gerçekleri de görürüz. Akıl verenler genelde tribünde oturanlardır. Başarıyı yakalayan ve tarih yazanlar ise sahada emek verenlerdir.
Ben hayatım boyunca hep sahada oldum. Emek verdim. Mutfağın her köşesinde çalıştım. Şimdi de sıra öğrendiklerimi güzel bir şekilde servis etmekte.
-
-
-
-
-
-
Human trafficking, abuse and hopelessness concept. Beaten up girl covers mouth, stares with eyes full of fear, has bruised skin, suffers from domestic violence, needs help, intimidated by husband
-
-
Frustrated woman victim of domestic violence beaten by cruel person, keeps hand near bleeding nose, poses with crutches. Female got into serious car accident, being on rehabilitation period.
-
-
-
-
-
-
-
Sad and frightened little girl with bloodshot, bruised eyes and false smile on her mouth. Concept of child violence, domestic abuse. Depressed being victim of parents. Illusion of happy childhood.
-
-
A young female model surrounded by male hands like her own thoughts or problems on dark background. Can’t breathe and scream. Concept of mental deseases, troubles, domestic violence, women’ rights.